Şubemiz tarafından organize edilen genişletilmiş işyeri temsilcileri toplantısı genel başkan yardımcımız Murat Bilgin’in katılımıyla gerçekleştirildi.
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren şube başkanımız Kamil UÇAN; Eğitim-Bir-Sen olarak çalışanların hak ve menfaatlerini savunmanın yanı sıra bugüne kadar hep ezilen, horlanan ve baskılara uğrayanların yanında olduklarını, Dünyada ezilen ne kadar insan varsa onlara destek olmaktan çekinmediklerini vurgulayarak, Eğitim-Bir-Sen’in yer yüzünde insanların hakkettiği bir şekilde yaşaması için elinden geleni yapmaya gayret ettiğini belirtti. Konuşmasının devamında sendikaların temel gayesinin çalışanların özlük ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi olduğunu ve bunu en iyi şekilde gösteren sendikanın da Eğitim Bir-Sen olduğunu ifade etti.
Uçan; “Ocak ayı maaşları alınıncaya kadar toplu sözleşme masasında alınan zammın yetersiz ve az olduğundan bahsederek çalışanların zihnini bulandırmayı amaçlayan diğer sendikacıların çalışanların zamlı maaşlarını almalarıyla artık bu çamurun tutmayacağını anladıkları için, şimdilerde de MEB teşkilat yasasının değişmesiyle öğretmenlere iller arası rotasyon getirileceğini söyleyerek sendikacılık yaptıklarını sanmaktadırlar. Oysa Eğitim Bir Sen olarak bizler çalışanlarımızın karşısına çıktığımızda yaptığımız çalışmalar ve kazanımlarımızı anlatarak desteklerini talep ediyoruz, Yıllardır hiçbir kazanım elde edemeyen diğer sendikalar ise hep korkular salarak, hep birilerini kötüleyerek saha çalışması yaptıklarını zannediyorlar. Çünkü anlatabilecekleri bir tek kazanımları yada faydalı bir tek çalışmaları yok. Eğitim-Bir-Sen yetkili olduğu son iki yılda otuzun üzerinde kazanımla eğitim çalışanlarının desteğini boşa harcamamıştır.” dedi.
Toplantıya katılan Genel Başkan Yardımcımız Murat BİLGİN; bin yıl sürecek denen zulüm ve baskı politikalarının 0n yıl dolmadan tarihin çöp sepetine gönderilmesinde sivil toplumun kararlı mücadelesi olduğunu belirten Bilgin, “bizlere kimse özgürlük bahşetmedi, elde ettiğimiz kazanımlar verdiğimiz uzun soluklu mücadeleler sonucunda kazanıldı” dedi.
Murat Bilgin konuşmasında 28 Şubat post modern darbesiyle en çok ezilen, en çok hırpalanan kesimin inançlı kadınlar olduğunu, okulun kapısından geri çevrilen, işten atılan ya da istifa etmek zorunda bırakılanların hep başörtülü kadınlarımız olduğunu belirterek Memur Sen tarafından organize edilen başörtüsüne özgürlük ve sivil itaatsizlik eylemleri sonucunda toplanan 12 milyon 300 bin imza ile artık kamuda başörtüsü diye bir problemin kalmadığını bu kazanımın elde edilmesi için günlerce kar, yağmur ve soğuk demenden standalar başında imza toplayan tüm üyelerin katkısının büyük olduğunu ifade etti.
Yıllardır Milli Eğitim Bakanlığı’nın, milli eğitimle, eğitimcilerle ilgilenmemek ve onlara fikrini sormamak gibi bir sıkıntısının bulunduğunu dile getiren Murat Bilgin, “MEB kurulduğundan beri bu durum geçerlidir. 800 bin kişilik bir aileyiz, bu ülkenin en eğitimli kitlesiyiz ve en önemli işini yaptığımıza inanıyoruz. Bu bakanlık kurulduğundan beri eğitimcilere dönüp de eğitimle ilgili herhangi bir konuda ‘ne düşünüyorsunuz’ diye sormadı. Onun için MEB’de ortak akıl hiç olmadı ama olmalı” şeklinde konuştu.